
Bilimsel sınıflandırma (Taksonomi)
Familia (Familya-Aile): | Rutaceae (Sedefotugiller) |
Genus (Cins): | Citrus (Turunçuller ya da Narenciye) |
Species (Tür): | Citrus x limon |
Bitkinin Türkçe adı: | Limon |
Bitkinin İngilizce adı: | Lemon |
Kullanılan kısmı: | Limonis aetheroleum (limon meyvelerinin kabuklarından elde edilen uçucu yağı) |
Limon bitkisini tanıtmadan önce genel olarak turunçgilleri tanımlamakta fayda var. Turunçgiller büyük bir cins, tür ve çeşit zenginliğine sahiptir. Aynı zamanda birbirleriyle melezlenebilmeleri, yeni türler oluşmasına açık, dinamik bir meyve grubudur. Turunçgiller genel olarak Asya orijinlidir ve hem nemli hem kurak alanlarda yetiştiriciliği yapılmaktadır. Turunçgiller familyasının Citrus cinsi genel olarak bildiğimiz yenebilir meyveleri yani portakal, limon, mandalina, greyfurt oluşturmaktadır. Turunçgillerin Avrupa’da tanınan ilk grubu, M.Ö. 300 yıllarında ağaç kavunu (sitron) olmuştur. Avrupa’ya yüzyıllar sonra sırasıyla turunç, limon ve portakal gelmiştir. Turunçgillerin Anadolu’ya ise M.Ö. 3. yüzyılda girdiği düşünülmektedir. Ülkemiz turunçgillerin gen merkezi olmamakla birlikte, yaklaşık 2000 yıldır Anadolu’da turunçgil yetiştiriciliğinin yapıldığı bilinmektedir. Bugün dünyada yetiştiriciliği yapılan önemli turunçgil tür ve çeşitlerinin büyük bir kısmı doğal melezlemeler ve doğal mutasyonlar sonucu ortaya çıkmıştır. Turunçgillerde yaygın olarak rastlanan bu durum, ülkemize has yeni çeşitlerin oluşmasına da neden olmuştur. Ülkemiz turunçgillerin gen merkezi olmamakla birlikte halen gen kaynağının 900’ün üzerinde tür ve çeşidine sahiptir.
Limon (Citrus × limon), Rutaceae ailesinden, başta Kuzeydoğu Hindistan, Kuzey Myanmar (Burma) veya Çin olmak üzere Asya’ya özgü çiçekli, yaprak dökmeyen, yıl boyunca büyümeyi sürdüren küçük bir ağaç türü ve bu ağacın meyvesidir. Elipsoidal sarı meyvesi dünya çapında mutfaklarda ve temizlik gibi mutfak dışı amaçlarla kullanılmaktadır. Limonun suyu yaklaşık %5 ila %6 sitrik asit olup pH’ı ise 2.2’dir ve bu nedenle ekşi bir tadı vardır. Limonun kökeni tam olarak bilinmemekle birlikte ilk olarak Kuzeydoğu Hindistan’daki Assam bölgesinde, Kuzey Burma’da veya Çin’de yetiştirildiği tahmin edilmektedir. Yapılan genomik bir çalışma, limonun turunç (Citrus aurantium) ile ağaç kavununun (Citrus medica) çaprazlanması sonucu elde edilen doğal bir hibrit olduğunu ortaya koymuştur. Limon kelimesi, Arapça ve Farsçada aynı anlama gelen līmūn veya līmōn sözcüğünden, Arapça sözcük ise Sanskritçede aynı anlama gelen nimbū sözcüğünden alınmıştır. Antik çağdan beri bilinen acı limonun (citron) değişik türü olarak Avrupa ülkelerine 12. yy’da Arap ülkelerinden getirildiği için Avrupa dillerinde de limon kelimesi Arapçadan alınmıştır.
Botanik özellikler: Boyu 5-6 m olan herdem yeşil küçük bir ağaçtır. 5-10 cm boyunda olan parlak yapraklarının kenarları yuvarlak ve dişlidir, sapları ise dar kanatlıdır. 1-2 cm çapındaki çiçeklerin içi beyaz, dışı açık pembedir, sürekli çiçek açar. Meyveleri 5-10 cm boyunda ve olgunlaştığında sarı renklidir.
Yayılış: Kökeni başta Kuzeydoğu Hindistan, Kuzey Myanmar (Burma) veya Çin olmak üzere Asya’dır. Halen başta Hindistan, Meksika, Çin, Güney Amerika, Türkiye, İspanya, ABD gibi ülkelerde Akdeniz bölgesinde ve dünya çapında subtropikal bölgelerde yaygın olarak yetiştirilmektedir.
Yetiştirme koşulları: Turunçgiller her ne kadar generatif olarak üretilebilse de genelde vejetatif yöntemlerle aşılama yoluyla çoğaltılmaktadır. Özellikle verimlilik açısından, başta hastalıklar olmak üzere, çeşitli toprak ve iklim koşullarına uyabilmeleri için, çekirdeksiz çeşitlerinin tohumla çoğaltılamaması, Monoembriyonik çeşitlerinin çok heterojen bir genetik yapıya sahip olması, poliembriyoni nedeniyle çekirdekten üretimde fazla açılım olması nedeniyle anaç kullanılması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, yetiştiriciliği yapılan turunçgil türlerinin hemen hemen tamamı aşılanmakta ve aşılanan çeşidin özellikleri üzerine anacın da önemli derecede etkisi bulunmaktadır. Turunçgillerde ülkemizde anaç (çöğür) olarak genelde Yerli Turunç (Citrus aurantium), Üç yapraklı (Poncirus trifoliata), Troyer sitranjı (Citrus sinensis X Poncirus trifoliata), Carrizo sitranjı (Citrus sinensis X Poncirus trifoliata), C-35 (Citrus sinensis X Poncirus trifoliata), FA-5 (Citrus sinensis X Poncirus trifoliata), limonlar için ise genelde Yerli Turunç kullanılmaktadır. Yetiştirilecek tür ve çeşitler için en uygun yüksek ve düşük sıcaklıklar gözetilerek rüzgar almayan iklim koşullarında, iç drenaja sahip, orta ve hafif bünyeli, yeterince derin ve verimli yeknesak bir toprak ve sulama için yeterli miktarda ve iyi kalitede suya ihtiyaç duymaktadır. Limon ağaçları düşük sıcaklıklara dayanıksız olup en büyük zararı ilkbahar geç donlarında görür. Limonlar -3,5°C’ye kadar dayanabilmektedir. Genelde Turunçgiller familyasının Poncirus cinsinden Poncirus trifolium anaçları üzerinde aşılanmaktadır.
Kullanılan kısım: Meyvenin kabuğundan (pericarpium) elde edilen uçucu yağı.
Kullanım şekli: Başta gıda sanayiinde, parfümeri, kozmetik, temizlik ürünleri üretiminde ve ilaç sanayiinde olmak üzere geniş alanlarda kullanımı mevcuttur. Uçucu yağı aromaterapide başta enfeksiyonlara karşı vücut bağışıklığını uyarmak için kullanılır. Stres azaltıcı, kaygı gidericidir. Bilişsel yeteneğin arttırılmasında faydalıdır. Mantar enfeksiyonlarına karşı etkilidir. Boğaz ağrılarında, akne, uçuk, dişeti hastalıklarında antiseptik özelliği nedeniyle yararlıdır. Kan dolaşımı üzerine tonik etkilidir. Kan dolaşımı problemlerinde etkilidir. Küçük kanamaları durdurma etkisi vardır. İdrar söktürücü, ateş düşürücüdür. Yağlı saçlarda ve ciltlerde, mide rahatsızlıklarında ve varislerde kullanılır.
İçerik: Limon kabuğunda uçucu yağ, C vitamini, hesperidin ve diğer flavon glikozitlerinin yanı sıra müsilaj da bulunmaktadır. Uçucu yağı limonen, β-pinen, ϒ-terpinen, sabinen, geraniol, neral, linalool içerir.
Uyarılar: Rutaceae (Sedefotugiller) familyası bitkilerine karşı hassas olan kişiler kullanmamalıdır. Uçucu yağı alerjik reaksiyon riskine karşı taşıyıcı yağ ile seyreltilerek kullanılmalıdır. Saf uçucu yağı doğrudan ağızdan alınarak tüketilmemelidir, doğrudan solunmamalıdır. Göz ile temasından kaçınılmalıdır. Limon yağlarının ışığa duyarlı reaksiyonlara neden olduğu bilinmektedir.